22 Ağustos 2010 Pazar

Ne Me Quitte Pas

Çaresiz Bir Aşkın Öyküsü

“Âşık olmak böyle bir şeydir işte. Nefesin kesilecek ölçüde kendini iyi hisseden de, derin bir karanlıkla boğuşan da sen olursun” (Sahilde Kafka – Haruki Murakami)

Ve bir aşk/ayrılık acısının tek tedavisi zamansa, huzurlarınızda; o derin karanlığa eşlik edebilecek şarkı. 1959 yılında Jacques Brell’in La Valse à Mille Temps adlı albümünde yer aldığından beri.



Ne Me Quitte Pas (Beni Terketme)

Beni terketme

Unutmak gerekir

Her şey unutulabilir

Kaçıp gitmiş her şey

Anlaşmazlıklarla geçen günler

Ve yitik zaman unutulabilir

O saatlerin

Arada sırada

Kimi niçin darbeleriyle

Mutluluğun yüreğini

Nasıl da vurduğu unutulabilir

Beni terketme

Beni terketme

Beni terketme

Beni terketme

Birkaç yağmur incisi

Sunacağım ben sana

Yağmurun yağmadığı

Ülkelerden getirdiğim

Yağmur incilerini sunacağım

Ölümümün ardından

Toprağı kazacağım

Altınla ve ışıkla

Örtebilmek için bedenini

Bir krallık yaratacağım

Aşkın kralı olacağın

Bir krallık yaratacağım

Beni terketme

Beni terketme

Beni terketme

Beni terketme


Beni terketme

İpe sapa gelmez

Kelimeler yaratacağım

Anlayabileceksin kelimelerimi

Yüreklerin aşkla tutuştuğu

İki kez gören o

Âşıklardan söz edeceğim ben sana

Sana kavuşamadığı

İçin ölen

O kralın hikâyesini anlatacağım

Beni terketme

Beni terketme

Beni terketme

Beni terketme

Sık sık görülmüştür

Çok yaşlandığı sanılan

Eski bir volkanın

Yeniden ateş püskürttüğü

Olabilecek hasatların

En verimlisinde bile

Buğday veremeyen

Yanık tarlalardır

Sanki oraları

Ve gece geldiğinde

Girmez mi hiç gerdeğe

Kırmızı ile siyah

Gökyüzünün aydınlanması için

Beni terketme

Beni terketme

Beni terketme

Beni terketme


Beni terketme

Ağlamayacağım artık

Konuşmayacağım artık

İşte bak şuraya gizleneceğim

İzleyebilmek için

Gülümsemeni ve dans edişini

İşitebilmek için

Gülüşünü ve şarkı söyleyişini

Gölgenin gölgesi

Elinin gölgesi

Köpeğinin gölgesi olmama

Razı ol yeter

Beni terketme

Beni terketme

Beni terketme

Beni terk etme (*)

(*) Jacques Brel, Bir Yalnız Adam -Mario Levi - Ahtapot Müzik Kitapları


Bu şarkı benim için kuzenimle birlikte eve kapandığımız; kırmızı şarap, kızarmış ekmek ve kurtlu peynir (peynirin ismini bilmiyorum, biri köyden yollamıştı ve bizim için kurtlu peynirdi) eşliğinde geçirmiş olduğumuz dönemin şarkısıdır. Kuzenimin mecburi hizmet için Kırklareli’ne gidecek olmasının acısını yaşıyorduk. O, İstanbul’dan ayrılmak istemiyordu, ben de onun beni bırakmasını.

Şarkıdaki kararlılık, verdiği güç, sonrasında düşülen çaresizlik ve aşkın karanlık yüzü çok güçlü bir şekilde ifade ediliyor ve bu sebeple ölümsüz şarkılar listesinde.

Şarkının Nina Simone yorumu ise benim için muhteşemdir, beni lime lime eder, dolayısı ile Caz listemdedir.



Ayrıca 2008 de Uluslararası İstanbul Caz Festivali’nde; The Nina Simone Tribute konserinde Dee Dee Bridgewater’den dinlediğimden beri şarkının bu yorumunun da sadık bir dinleyicisiyim. Sting söylediğinde ise ayrıca çok baştan çıkarı olduğunu düşünüyorum. Natasha Atlas’ın oryantal caz yorumundan ben hazzetmedim ama deneysel olduğunu söyleyebilirim.




Ne Me Quitte Pas, Pedro Almodóvar’’ın La Ley Del Deseo (Arzunun Kanunu) filminin tutku dolu aşk hikâyesine de Maysa Matarazzo’nun sesi ile çok uymuş bir şarkı.



Ne Me Quitte Pas ( If You Go Away, Beni Terketme) çok sayıda dilde ve farklı yorumla söyleniyor. If You Go Away’i söylemeyen kalmadı ama Barbra Streisant, Frank Sinatra, Patricia Kaas, Shirley Bassey yorumu benim en sevdiklerimden olmakla beraber, Emiliano Torrini’nin yorumunu ise olağanüstü buluyorum.

İKSV yeni binasına taşındı ve Ocak etkinliklerinin konuğu olarak Emiliano Torrini 26 Ocak’ta bir konser verecek. Vakit yaratıp izlemenizi öneririm. Belki If You Go Away’i de söyler, söylemezse ısrar ederiz.





Emiliana Torrini - If you go away

Vezi mai multe video din Muzica

Beni Terketme, bırakıp gitme deyince Zeki Müren’i de anmadan geçemeyeceğim:


zeki müren beni terketme
Yükleyen strongmachine. - Video klipler, sanatçı röportajları, konserler ve çok daha fazlası.

İyi Seyirler,

Gülda

Bu yazı 19 Ocak 2010 tarihinde ayseninkitapkulubu.blogspot.com’da yayımlanmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Paylaşmak İsterseniz

Related Posts with Thumbnails